5 Kasım 2009 Perşembe

100 Soruda Domuz Gribi (H1N1, Grip A)


1) Grip A'ya (H1N1) nasıl yakalanılır?
Bütün gripler gibi A virüsü de (H1N1) hapşırma ya da öksürükle havaya saçılan sıvı taneciklerinin solunum yollarına girmesiyle kişiden kişiye bulaşır. Bu şekilde solunarak alınan virüs akciğerlere ulaşır ve çoğalmaya başlar. Bulaşma genellikle metro, spor salonu, konser salonu, sinema vb. gibi kalabalık ve kapalı yerlerde olur. Virüs ayrıca kişiler arası öpüşme, el sıkma gibi temaslarla da geçer. Grip virüsü kapı kolu, asansör düğmesi gibi yüzeylerde de varlığını sürdürür.

2) Bu virüs bana bulaşırsa başıma neler gelir?
Hastalanan kişi bir risk grubundaysa bütün gripler ölümcül olabilir. Heryıl mevsim gribi 2,5 milyon kişiye bulaşır ve 4000 ila 6000 kişinin ölümüne neden olur. Grip A (H1N1) söz konusu olduğunda, vakaların çoğunda hastalık zararsız ancak hoş olmayan belirtiler (ateş, ağrılar, yorgunluk) ortaya çıkar ve birkaç gün sürer. Bununla birlikte virüs çok hızlı yayılır ve risk gruplarındaki kişilerde ağır hastalığa neden olur. Gözden kaçırılmaması gereken bir nokta: Grip A (H1N1) nedeniyle oluşan ölümlerin %40'ını sağlıklı gençler oluşturuyor ve bunun oluşma şekli viral kökenli pnömoni oluyor.

3) En riskli gruplar hangileri?
Daha çok yaşlı bireyleri etkileyen mevsim gribinin aksine (ölümlerin %90'ı 65 yaş ve üzeridir) grip A (H1N1) genç yetişkinleri ve çocukları etkilemektedir (5-50 yaş arası). Bunun açıklamalarından biri genç bireyin 1950'lerde yayılan H1N1 virüsü ile tanışmamış olmasıdır. Bu virüs daha sonra başka virüs ailelerince “yayılma hızı” bakımından baskılanmıştır. 50 yaş altı bireyler bu virüse bağışıklık geliştirmemiş durumdadır. Sağlık otoriteleri gebeliklerinin üçüncü üç ayında (6.-9. aylar) hamile kadınların yüksek bir risk grubu oluşturduğuna dikkati çekiyorlar. Başka risk grupları da halihazırda bir hastalığı olanlardan oluşuyor: solunum rahatsızlıkları, kalp ve damar hastalıkları, hepatit, böbrek rahatsızlıkları, bağışıklık sorunları, diyabet (şeker hastalığı)...

Obezite (beden kütle endeksi 30'un üzerinde aşırı şişmanlık) çekenler de ayrıca bir risk grubundadırlar ancak bu kişiye özel bir değerlendirme gerektirir. “Obeziteye bağlı bir rahatsızlık gelişmiş mi?” sorusuna yanıt aranmalıdır.

4) İlk belirtiler nelerdir?
Grip A (H1N1) birden bire ortaya çıkan belirtilerle kendini belli eder: üşüme, 38 derece üzerinde seyreden ateş, başağrısı, öksürük, burun akması, akciğerlerde doluluk, tutulmalar, eklem ağrıları, yorgunluk. Bunlara, klasik griplerde de olabileceği üzere, ishal ve kusma da eklenebilir.

5) Hangi testler Grip A'yı (H1N1) tanılamayı sağlar?
Hızlı (2-3 saatte sonuç veren) ve imünofluoresan testler diğer griplerde kullanılmakla birlikte, yeni mütasyona uğramış Grip A (H1N1) virüsünde başarı oranı %30'da kalmaktadır. Dünya çapında salgına yol açan yeni virüsü tanılamak için 8-12 saatte sonuçlanan Gen Amplifikasyonu (PCR) testleri kullanılmalıdır. Burun ve boğazdan örnek alınarak gerçekleştirilen bu testler ulusal çaptaki bazı kurumlarda ya da devlet tarafından onay verilmiş güvenlikli laboratuarlarda yapılabilmektedir (ana metin fransızca olup bu son bilgi Fransa için geçerlidir. Ülkemizdeki durum ayırıca araştırılmalıdır).

6) Bu testler her vakada uygulanmakta mıdır?
Hayır. Bu testler sadece ağır semptomlar gösteren kişilere, bebeklere, hamile kadınlara ve sağlık personeline uygulanmaktadır.

7) Grip belirtileri göstermeksizin hastalık bulaştırmak mümkün müdür?
İlk şikayetler ortaya çıkmadan 24 saat önce hastalık bulaştırmak mümkündür ve genellikle böyle olmaktadır. Hastalandığınızda birgün önce karşılaştığınız insanları haberdar etmeniz gerekir.

8) Ne zaman ve kime başvurmalıyız?
Yetişkin de olsak, çocuk da, önlemlerimizi adım adım almalıyız:
  1. Ateşim yok (38 derece altında) ancak diğer arazlar (semptomlar) var: boğaz ağrısı, burun tıkanıklığı, burun akıntısı, öksürük. Büyük olasılıkla basit bir nezlem var. Dinlenmeliyim.
  2. Ateşim 38 derecenin üzerinde. Ateşim aniden çıktı ve başka şikayetlerim de var: öksürük, boğaz ağrısı, baş ağrısı, ağır yorgunluk, kas ağrıları. Muhtemelen grip oldum. Evde kalıp kendime bakarım. Gerekirse doktorumla bağlantıya geçerim (bu metin aile hekimliğinin yaygın olarak uygulandığı Fransa'da yayınlanmıştır)
  3. 38 derece üzerinde seyreden ateşim var ve riskli gruplardan birindeyim (2 yaş altı çocuk, hamile kadın, kronik hastalığı olan birey...) ya da : Ateşim var ve nefes darlığı, kusma yaşıyorum. Ya da : çocuğum her zamankinden daha halsiz ve ateşi var. Bu durumları gözlemlediğimizde doktorumuza haber vermeliyiz.
  4. Ateşim 38 derecenin üzerinde ve şu durumlardan biri söz konusu: sürekli solunum zorluğu, boyunda önemli sertleşme, uyku hali, denge kaybı, mide bulantısı, 3 aydan küçük bebeklerde ateş... Bu durumlarda hiç zaman kaybetmeden acil sağlık yardımı almalısınız.
9) Hangi ilaçlar kullanılmalıdır?
Grip olduğumuzda ateşe ve ağrılara karşı Parasetamol içeren ilaçlar almalıyız. Tamiflu ya da Relenze gibi antiviraller şikayetlerin ortaya çıkmasından itibaren ilk 48 saatte verildiklerinde A virüsü (H1N1) üzerinde etkilidirler. Bunların kullanılmasına bir doktorun karar vermesi gerekir. Çoğu durumda hastalar antiviral almaksızın iyileşmişlerdir.

10) Tamiflu'nun rolü nedir?
Relenze gibi Tamiflu da, risk grubunda bulunan bir bireye hastalığın erken aşamasında verildiğinde gribin ağır seyrini hafifletir. Profilaktik (engelleyici/esirgeyici) rolü tartışmalıdır ancak grip uzmanı Prof. Claude Hannoun'a göre “virüsle yakın temas halindeki sağlık personeli için yararlı olabilir”

11) Tamiflu'nun fiyatı nedir? Sağlık sigortası kapsamında mıdır? 
Avrupa'da on haplık kutusu yaklaşık 10 Euro ediyor. Fransa'da fiyatın %35'i hastaya geri ödeniyor. Risk gruplarındaki kişiler, uzun süren hastalık çekenler ve bağışıklık sistemi zayıflayanlar içinse bedava veriliyor. Fransız hükümeti, alarm durumu 6. seviyeye yükselirse bu ilacı herkese bedava vereceğini açıkladı.

12) Maske takmalı mıyız?
Şayet hastaysak evet. Çevremizi korumak için ağzı ve burnu örten (cerrahi tip) maskeyle taneciklerin havaya saçılmasını engellemeliyiz. Bir hastayla ilgilenenler de maske takmalılar. Maskeleri düzgün takmalı, kullandıktan sonra hemen atmalı ve ellerimizi yıkamalıyız. Bunu yapmazsak bulaşma riski azalacak yere artacaktır. Başka malzemeler (atkı, mendil...) kullanmışsak, bunları ya bir kez kullanmalı ya da kullandıktan sonra sabunlu suyla yıkamalıyız.

13) Ellerimizi kaç kez, ne süreyle ve hangi sabunla yıkamalıyız?
Abartılı bir takıntıya düşmeden mümkün olduğunca sık ve özenle el yıkamalıyız. Özellikle mutfağa girmeden, yemekten, kontakt lens takıp çıkarmadan önce ellerimizi yıkamak gerekir. Yıkama yöntemi önemlidir: Sabunlama, elleri birbirine sürtme, durulama ve tek kullanımlık elbeziyle kurulama aşamaları atlanmamalıdır. Ancak bu şekilde virüs bulaşması engellenir. Tercihan sıvı sabun kullanın. Kalıp sabunlar bazen virüs barındırabilmektedirler. Evin dışındaysa, eczane ve marketlerde satılan su-alkol karışımı jellerle elleri 20-30 saniye birbirine sürterek temizlemeliyiz.

14) Hangi tip mendilleri kullanmalıyız?
Kullandıktan hemen sonra çöpe atabileceğiniz kağıt mendillerden kullanmalısınız. Antivirüs olduğu söylenen kağıt mendiller kesin çözüm getirmez. Bu mendillerin bir yüzeyi virüs öldürücü maddeyle kapılıdır. Ancak öneml miktarda ifrazat söz konusu olduğunda etkisi tam değildir.

15) Hangi tip temizlik jellerine güvenebiliriz?
Deriye uygulanan antiseptik jeller tıbbi müdahaleler için üretilmiş olup temasla (mekanik yoldan) ve susuz olarak kullanılır. Genelde bakteri ve mantarlar üzerinde etkili olup virüslerde aynı etkiyi göstermezler. Gerçek virüs tehtidine karşı Fransız sağlık ürünleri otoritesi AFSSAPS, "NF EN 14476" normuna göre testleri yapılmış ürünleri önermektedir. Bu norma göre alkol yoğunluğu %60-70 arasında olmalıdır (ya da 520-630 mg/g) Alkol oranı etiket üzerinde okunaklı şekilde belirtilmiş olmalıdır.

16) Ne zaman hastalık bulaştırırız?
Grip virüsünün kuluçka süresi (virüsü kapma ve ilk şikayetlerin belirmesi arasında geçen süre) genellikle 24-48 saat sürer ancak bu süre 5 güne kadar uzayabilir. Genellikle hasta şikayetlerin görülmesinden 24 saat önce ve ilk hafta hastalık saçar.

17) Hastalık ne kadar sürer?
Bünyesi güçlü bireylerde iyileşme 1-3 hafta alır. Virüsün yol açtığı solunum yolu şikayetleri 5-7 gün sürer. Öksürük ve yorgunluk daha çok sürebilir. İlk şikayetlerde alındıkları taktirde antiviral ilaçlar hastalığın süresini ve ağırlığını yarı yarıya azaltabilirler.

18) Giysilerimizi daha sık yıkamalı mıyız?
Hayır. Çevrenizde bir hasta varsa bu bireyin giysilerini ayırmanız gerekmez. Tüm aile fertlerinizin çamaşırıyla birlikte, her zamanki deterjanınızla aynı makinede ya da elde yıkayabilirsiniz. Hastalık bulaştırmamak için giysi ve diş fırçası gibi kişisel eşyalarınızı paylaşmamanız önerilir.

19) Risk arttıran davranışlar nelerdir?
Grip salgını sosyal açıdan tatsız bir süreçtir. Öpüşmek, el sıkışmak yok... Uzaktan selamlaşmalarla yetinilmeli. Ama unutmayın ki gülümsemek serbest! Kalem, bardak, havlu paylaşmak ya da başkalarının dokunduğu yerlere dokunmak (kapı kolu, merdiven trabzanı) dokunursak elimizi ağzımıza götürmek de yok.

20) Günlük yaşamda risk azaltan alışkanlıklar nelerdir?
Ellerinizi düzenli olarak su ve sabunla (ya da hidro-alkolik jelle), otuz saniye boyunca ve parmak aralarını ovuşturarak yıkamalıyız. Bunu tuvaletten çıkarken, masaya oturmadan önce ya da eve gelir gelmez yapmalıyız. Hapşıran ya da öksürenlerden uzaklaşıp burun ve ağzınızı kapatmalısınız. Yağmur rüzgar demeden evinizi hergün havalandırmalı ve bazı objeleri dezenfekte etmelisiniz (kapı kolu, klavyeler, musluklar, telefonlar...).

Devamı gelecek...